Investing.com – Japonya Merkez Bankasının (BOJ) Cuma günü sona erecek politika toplantısında, mevcut para politikasını sabit tutacağı ancak kademeli faiz artırımı için güçlü sinyaller vereceği tahmin ediliyor. Bankanın, enflasyonun %2 hedefine yakın seyrine dikkat çekmesi ve ekonominin bu yolda ilerleme kaydettiğini vurgulaması bekleniyor.
Son dönemde BOJ yetkililerinden gelen açıklamalar, ücret artışlarının tüketimi desteklediği ve bu durumun şirketleri hizmet fiyatlarını yükseltmeye teşvik ederek faiz artırımı için gereken zemini hazırladığı yönünde. BOJ’un Yönetim Kurulu üyesi Naoki Tamura, geçen hafta yaptığı bir açıklamada enflasyonda yukarı yönlü risklerin arttığını belirterek kısa vadeli faizlerin önümüzdeki mali yılın ikinci yarısından itibaren en az %1’e yükseltilmesi gerektiğini savundu.
Buna karşın, BOJ politika yapıcıları, piyasalardaki belirsizlikler nedeniyle temkinli hareket etmeyi tercih ediyor. 20 Eylül’de sona erecek iki günlük politika toplantısında kısa vadeli faiz oranlarının %0,25 seviyesinde sabit tutulması ve ücret artışlarının etkisiyle ekonominin ılımlı bir toparlanma göstermeye devam edeceği öngörülüyor.
“Japonya, güçlenen yenin ekonomik etkilerini değerlendiriyor”
Japonya Maliye Bakanı Shunichi Suzuki, hükümetin yenin değer kazanmasının ekonomi üzerindeki etkilerini yakından izlediğini ve gerektiğinde harekete geçmeye hazır olduğunu ifade etti. Suzuki, döviz kurlarının piyasa koşullarına göre belirlenmesi gerektiğini söylerken ani dalgalanmaların istenmediğini bir kez daha vurguladı.
Yen dolar karşısında değer kazancına devam ediyor
USD/JPY paritesinde düşüş eğilimi devam ediyor. Yen, Fed’in bu hafta faiz indirimine gitmesine kesin gözüyle bakılırken dolar karşısında 140 seviyesinin altını test etmeye başladı. Dünkü işlemlerde USD/JPY, 139,57’ye kadar gerileyerek son bir yılın en düşük seviyesini kaydetti. Bugün 140 sınırında devam eden parite, düşük seviyelerde ve düşük hacimle hareketine devam ediyor.
Suzuki, güçlenen yenin ihracatçıların yurt dışı satışlarını etkileyebileceği gibi, hane halkı ve işletmeler için ithalat maliyetleri üzerinden de olumlu veya olumsuz sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
